140 Journos’un ‘Tarih Tekerrür’ isimli mini belgeseli, dile kolay, üç milyon defa izlenmiş. Ekonomimizin 2000’lerin başında nasıl çöktüğünü, sonra nasıl toparlandığını, şimdi nasıl aynı noktaya döndüğümüzü özetleyerek ve tanıklara başvurarak anlatıyor belgesel.
İki kişinin söyledikleri çok önemli. Biri uzun yıllar Devlet Planlama Teşkilatı’nda çalışmış Prof. Uğur Emek… İktidarlar yerleştikçe, iş insanlarının, kurumların sistemin ilgili birimine yanaşarak, ne iş görüyorlarsa onunla ilgili kanundan ‘istisna’ tutulmayı istediklerini anlatıyor. İstisna tutulsunlar ki kanun onlara işlemesin.
Bir de Kemal Dervişli dönemin Hazine Müsteşarı, şimdi CHP parti sözcüsü Faik Öztrak’ın gösterdiği bir kanun belgesi var. Sayfalar sürüyor; çevir çevir bitmiyor. Çünkü istisnai durumlar tek tek, alfabenin harflerine göre maddelenmiş. Öztrak diyor ki: Tek bir paragrafa sığan istisnalar, sayfalarca sürüyor, en sonunda geldiğimiz yerde artık alfabenin harfleri yetmemiş, çift harfe geçilmiş.”
İstisnalar kaideyi bozmaz, denir. Çünkü nadirdir. Burada istisnalardan kanun yapılmış.
Bir ekonomi gazetecisinin sadece istisnalar üzerinden bir dosya yapmasını isterdim. Vaziyeti zaten biliyoruz da büyük küçük kimin ne yaptığını berrak şekilde gösterirdi.
Zira bu rejimin en büyük anahtarı istisna.