
Distopya ile modern yaşam arasındaki mesafe çok kısaldı. Hatta distopya ile ütopya arasındaki mesafe de çok kısaldı.
İşte en yeni örneği: NASA, yeni Mars aracı Perseverance’ı kızıl gezene indirdiği gün, kar fırtınası ve soğuk dalgası yüzünden sistemin neredeyse tamamen çöktüğü Teksas eyaletindeki Amerikan vatandaşları temiz içme suyu elde etmek için tencerelerinde kar kaynatıyorlardı. Elektrik yok, su yok, ısınma yöntemi yok. İç yakan haberler geliyor.
İçecek su için çareler aramak… Andy Weir’in romanı ‘Marslı’da Mars’ta bir başına kalmış astronot bunlarla uğraşıyordu. Mars’ta yaşamayı akla koymuşken, şimdi dünyada da aynı dertler var. Hep vardı ya, bu defa bunu hiç tecrübe etmemiş yerlerde de var.
Yangınlar, tayfunlar, fırtınalar… Belli ki daha başındayız her şeyin.
*
Okuma Önerisi: “Medeniyeti 20’nci yüzyıl iklimi üzerine kurduk; mevcut medeniyet, bu yeni yüzyılın değişen ikliminin sertliğini kaldıramaz” diyor uzmanlar Time’daki bu makalede.